Hafız,İbrahim,Saliha,Bozkır/Sandı ve Öz köyleri.Bu coğrafyada bu insanların kaderleri birleşir.Saliha ve İbrahim ikiside aynı köyden ama İbrahim Sandı'da çoban.Onu oraya çoban olarak tutan Sandı'nın hem hafızı,hemde muhtarı olan Hafız.Hafız köyde ismiyle çağrılmaz kendi köyü ve civar köyler yaptığı meslekten dolayı muhtar da demez,çoğunluk,hafız diye çağırırlar,bu isimle yad ederler..İbrahim'in Saliha'ya olan sevdası vardır.İbrahim inekleri ekili olmayan Sandı'lıların kır olarak adlandırdıkları tepelerin yamaçlarına güdüme götürür.Güdüme giderken tek düşüncesinde annesiyle ot biçen Saliha vardır.Onların ot biçtikleri yere doğru,inekleri sürer.Burada inekleri serbest bırakır,inekler yayımda iken Saliha'nın annesine ot biçerken yardım etmek maksadıyla yaklaşmak ve fırsatlar bulduğu zamanda Saliha'yla fısıltılarla da olsa konuşmaktır.Bu konuşma anlarında,Saliha'nın kendisine meyli olduğunu sezinler.Bundan cesaretle Saliha'yla çok hafif konuşmalarında annesinin duymasına dikkat ederek,akşamda geleceğini söyler.Saliha ürpertiler duyar,nasıl bir histir yaşadıkları,nefesi kesilecek,kalbi yerinden fırlayacak gibi olur.İbrahim gün boyu kırda,bayırda ineklerin peşinde koşturmasından çok yorgundur ama sevda içinde dürtüler yapar,kafasında Saliha varken gözlerini uyku tutmaz.Karanlık çökerken Sandı'dan Öz'ün yolunu tutar.Ne Sandı'dan çıkarken ne de Öz'e girerken İbrahim'e köyün köpekleri havlamaz,iki köyün köpekleri de onu tanırlar.İbrahimin çoban durduğunu,kendi köylüleri bildiğinden,buralarda görünmesini garipserler.öyle olduğu için İbrahim gölge hissetse saklanır.Saliha;yorgun anası,yattıktan sonra,heyecanlarla,ürpertilerle karanlıkta pencerede İbrahimi bekler.Kaç karanlıklar akşamları aşıp,gecelerin süreli seyirlerinde heyecanlarla buluşmaları,sarılmaları,öpüşmeleri olur.Haz alırlar dokunmalardan,sarılışlardan.buselerden.Saliha İbrahimin parmaklarını saçlarının arasına tarak gibi sokarak tarayışlarına mest olur.Bu sahiplenilmeyi çok sever,içi hiç duymadığı hislerle doludur.Yüreği pır pır eden bir serçenin yüreğini andırır.Rüyalarda gibidir..15/Ocak-2025 Şerafettin Sorkun/Konya Bozkır/Sandı anılarımdan
Hafız,İbrahim,Saliha,Bozkır/Sandı ve Öz köyleri.Bu coğrafyada bu insanların kaderleri birleşir.Saliha ve İbrahim ikiside aynı köyden ama İbrahim Sandı'da çoban.Onu oraya çoban olarak tutan Sandı'nın hem hafızı,hemde muhtarı olan Hafız.Hafız köyde ismiyle çağrılmaz kendi köyü ve civar köyler yaptığı meslekten dolayı muhtar da demez,çoğunluk,hafız diye çağırırlar,bu isimle yad ederler..İbrahim'in Saliha'ya olan sevdası vardır.İbrahim inekleri ekili olmayan Sandı'lıların kır olarak adlandırdıkları tepelerin yamaçlarına güdüme götürür.Güdüme giderken tek düşüncesinde annesiyle ot biçen Saliha vardır.Onların ot biçtikleri yere doğru,inekleri sürer.Burada inekleri serbest bırakır,inekler yayımda iken Saliha'nın annesine ot biçerken yardım etmek maksadıyla yaklaşmak ve fırsatlar bulduğu zamanda Saliha'yla fısıltılarla da olsa konuşmaktır.Bu konuşma anlarında,Saliha'nın kendisine meyli olduğunu sezinler.Bundan cesaretle Saliha'yla çok hafif konuşmalarında annesinin duymasına dikkat ederek,akşamda geleceğini söyler.Saliha ürpertiler duyar,nasıl bir histir yaşadıkları,nefesi kesilecek,kalbi yerinden fırlayacak gibi olur.İbrahim gün boyu kırda,bayırda ineklerin peşinde koşturmasından çok yorgundur ama sevda içinde dürtüler yapar,kafasında Saliha varken gözlerini uyku tutmaz.Karanlık çökerken Sandı'dan Öz'ün yolunu tutar.Ne Sandı'dan çıkarken ne de Öz'e girerken İbrahim'e köyün köpekleri havlamaz,iki köyün köpekleri de onu tanırlar.İbrahimin çoban durduğunu,kendi köylüleri bildiğinden,buralarda görünmesini garipserler.öyle olduğu için İbrahim gölge hissetse saklanır.Saliha;yorgun anası,yattıktan sonra,heyecanlarla,ürpertilerle karanlıkta pencerede İbrahimi bekler.Kaç karanlıklar akşamları aşıp,gecelerin süreli seyirlerinde heyecanlarla buluşmaları,sarılmaları,öpüşmeleri olur.Haz alırlar dokunmalardan,sarılışlardan.buselerden.Saliha İbrahimin parmaklarını saçlarının arasına tarak gibi sokarak tarayışlarına mest olur.Bu sahiplenilmeyi çok sever,içi hiç duymadığı hislerle doludur.Yüreği pır pır eden bir serçenin yüreğini andırır.Rüyalarda gibidir..15/Ocak-2025 Şerafettin Sorkun/Konya Bozkır/Sandı anılarımdan
Yorumlar
Yorum Gönder