Ana içeriğe atla

KONYASPOR

     Ülkemizde bir takıma bağlılığım kalbi gönül vermişliğim yok.Hele hele memleketimin takımı olup,Konya'mızı süper liğde temsil eden Konyaspora ise acemi ellerde olmasından dolayı gönlümün ibresi duruk.Neden duruk,neden gönül vermişliğim yok!!Ben alt yapıdan futbolcu yetiştiremeyip,dudak uçuklatan rakamlar,bedeller ödenerek aldıkları futbolcularla takımız,kulübüz diye kendisine hüviyet belirlemiş takım ve takımlara kendi spor anlayışımla itibarlar etmem.Ne yazıkki memleketimin takımı Konyaspor'da bunlardan biri.Konyaspor da nerdeyse takımın hemen hemen hepisi yabancı futbolcu.Kulüp olarak senin yaş yaş ayrı ayrı hocalarla çalışan bir değil bir sürü alt yapı takımların var.Peki senin bu alt yapından şimdiye kadar bir tek futbolcun çıkıpta milli olabilmişmi,olabilmeyi geç kaç Konya'lı futbolcunun süper liğ takımlarında uzun soluklu futbolculuk yaşamı olmuş?.Memleketimin takımı dedim,bende memleketimde değilim memleketim hasretim dinsin adına Rizespor malum bilinen takımımız Konyaspor maçını izleyeyim dedim.İzlemez gomaz olaydım.Sinir kasılmalarımdan tutunda öfke ve streslerin en üst seviyelerindeki baremlerini ölçütlerle sınırlayamayacak kadar çoklukta beynimde,kafamda vücudumun her tarafında kramplar girerek yaşadım.Dikkatinizi çekerim bu takımda oynayan 9 futbolcu ülkelerinde milli takımlarının kadrolarına çağrıldılar.Rize bize 5 çekti,sahada apaladık,yemin billah bir amatör takım bu kadar gol yemez.Yazıklar olsun.20/Nisan-2021 Şerafettin Sorkun/Anamur'dan

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SELMA GÜNERİ ve LAYIK GÖRÜLEN ONUR ÖDÜLÜ

Bir şarkı dinlersiniz geçmiş yıllarınızı hatırlatan.O şarkıyla hatırasını yaşayacağınız,tekrar bulacağınızı sandığınız sokaklar yok olmuştur.Şükran Ay'ın her şarkısı Kozan sokaklarını ve sinemalarını gözümde canlandırır.Anılarımı gömdüğüm o kentte belediye otobüsleri ve uzak semtlere gidilen dolmuşlar yoktu o zamanlar.Her yerlere yayan gider,günün yorgunluklarına rağmen hayatımızda olmazsa olmaz olan sinemaların gece matinelerinden de kalmaz muhakkak her akşam sinemaya gider,paramız olmazda giremezsek,yazlık sinemaların apörlelerinden çın çın etrafa yayılan filmin müziklerini ve sesini film bitesiye kadar dinlerdik.Bu tarz biz çocuklar için bir takılma biçimiydi.Seviyorduk sinemaları,film yıldızlarını.Onların bizim dünyamızda farklı ve ayrı bir yerleri vardı.Kozan yaz geceleri yazlık sinemalarla güzeldi.Zaman ne kötü bir mevhum bütün değerler bir bir yok oldu.Selma Güneri'nin Konya/Çumra'da seyrettiğimiz filmlerinde yeni bir yüz olarak karşımıza çıkıvermesi,bizden biri...

YAŞADIKÇA

    İnanılmaz doğal güzelliklerin olduğu ağaçlar,dağlar,göller,baharla birlikte yeşeren otların yanı sıra ufukların göğe değiverecekmiş gibi göz eriminize ulaşan,gün batımlarının akşamlara dönüşen zamanları.Kulaklarınızda çın çın pervasızca eksilmeksizin süren ağustos böcekleri ötüşlerine,gökyüzünde  parıldayarak ışıklar saçan yıldızlarda dahil aklınıza gelen gelebilen bir çok güzelliklere,kapalı kapılar ardında kalınan şu günlerde özlemler duyuyorsunuz.Artan nüfuslar,mülteci adı altında ülkeye sokulan ne oldukları belirsiz insan tiplemeleri,evlerde odalarda duvarlar arasında eşyalarla birlikte sıkılmışlıklar sizi bu düşüncelere,doğaya tam teslimiyetlere itiyor.Virüs gösterdiki,aniden çepeçevre baskınlar yaparcasına bizleri sarıvermesi kendimizi hiç yaşamamış gibi hissettirdi.Sanki o kadar yılları bizler eksiltmedik,sanki üzerimizden mevsimler hiç geçmedi,kaç kez geçen sonbaharları,sonbaharlardaki yaprak dökümlerini biz hiç görmedik?.Hiç bitmeyen işlerimizin olduğunu sanı...

DOLU DOLU SEVGİLERİM

     Kendimi çok seviyorum,seviyorumki yaşamı;kendime olan tutkum ve ihtirasımla daha bir başka algılarıma düşürüp,ömrün süren her katresinden ayrı bir zevk duyuyor,mutluluğuma mutluluklar katıyorum.Böyle hazlar alarak meydana gelen oluşum,gezegeni sevmemi gerektiriyor.Yer kürede canlılar var,yaşamın her biri ayrı ayrı renk katıcı  tamamlayıcıları.Onlar olmazsa her şey anlamsız ve varlığımızı devam ettirmemiz mümkün değil.Ya bizler,biz insanlar?.Bizler sizler yani hepimiz,bazılarımız ne düşünür sek düşünelim,nasıl eleştiriler yaparsak yapalım çok harika varlıklarız.Duygularımız var,bu duyguların meydana getirdiği arzularımız,isteklerimiz hatta ve hatta gözyaşları döküp hüzünlenmelerimiz.Ağlamak kadınlara nasıl yakışır.Hüzünlenip gözyaşları dökerken ne kadar güzeller..An olur ağlamalara bile özlemler duyup,köşe bir yere çekilip gözyaşları döktüğümüz zamanlar azmıdır?.Dram filmlerini,acıklı romanları,hüzünleri sevdiğimizden okumaz veya seyretmezmiyiz?.Özlem,hasret dolu...