Ana içeriğe atla

AKDENİZ SENİ SEVİYORUM


 Herhangi bir şeyin içyüzünü gizliliğini merak edip araştırma.Buna içsel dürtülerin sizi şüphelere götürmeside diyebilirsiniz.Niye merak?Bana ne,görmezden gelebilme yetisi bende yokmu?var öyleyse bu tecessüs niye?Al işte arapça bir terim ister istemez burada telafuz edildi.Kullanmayım diyorum,hiç bir yabancı kelimeyi dilimde döndürmeyim,ağzıma almayım diyorum ama galiba bundan gerçektende kurtuluş yok.Ne yapsak ne etsek hep birlikte konuştuğumuz özüm öz güzelTürkçemizin içine yabancı bir kelime sokuyoruz.Hele okuduğum gazetelerin köşe yazarları.Yabancı kelimeler kullanmakta adeta birbirleriyle yarış ediyorlar.Çok azı Türkçe kelimeler kullanmaktalar.Anamur'da sabah,öğle,ikindi her fırsatta yürüyüşler,gezmeler yapmaktayım.Genelde kumsala iniyor hışırtılarla bol köpüklü dalgalar çıkarıp kıyılara yayan denizi seyrediyorum.Bu kentte güneş hiç batmıyor ılık rüzgarlar ise her daim bedenleri yalayıp geçerken sükûnetin ve sessizliğin leziz tadını yaşıyorum.Tek tük martılar sahilin üstünde gökyüzünde uçuyorlar.Balıkların olmadığı yerde martılarda pek olmaz.Akan nehirlerin kenarlarındaki çayırlarda vatandaşların bir iple bağlayıp demir kazıklarla çaktıkları inekler yayılmaktalar.Ne şanslı hayvanlar ılıman iklim,bol yağışlı belde ve hiç sararmayan yemyeşil otlar..Onların yanlarına bembeyaz safi sütbeyaz Turnalara benzettiğim kuşlar geliyorlar.Hayvanların üzerlerindeki böcü böcek gibi asalakları topladıkları muhakkak.İnekler ve onlar yani Turnalar bu bir nevi menfaatlenmede diyebileceğimiz dostluktan memnunlar.Ben onlara doğru yaklaşınca uzun kanatlarının pıt pıt vuran seslerini duyuyorum havalanıyorlar.Olumsuzlukları sildim gönlümce güzel değerleri doya doya Akdeniz'in bu beldesinde hayatımı yaşıyorum.20/Kasım-2018 Anamur'dan

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SELMA GÜNERİ ve LAYIK GÖRÜLEN ONUR ÖDÜLÜ

Bir şarkı dinlersiniz geçmiş yıllarınızı hatırlatan.O şarkıyla hatırasını yaşayacağınız,tekrar bulacağınızı sandığınız sokaklar yok olmuştur.Şükran Ay'ın her şarkısı Kozan sokaklarını ve sinemalarını gözümde canlandırır.Anılarımı gömdüğüm o kentte belediye otobüsleri ve uzak semtlere gidilen dolmuşlar yoktu o zamanlar.Her yerlere yayan gider,günün yorgunluklarına rağmen hayatımızda olmazsa olmaz olan sinemaların gece matinelerinden de kalmaz muhakkak her akşam sinemaya gider,paramız olmazda giremezsek,yazlık sinemaların apörlelerinden çın çın etrafa yayılan filmin müziklerini ve sesini film bitesiye kadar dinlerdik.Bu tarz biz çocuklar için bir takılma biçimiydi.Seviyorduk sinemaları,film yıldızlarını.Onların bizim dünyamızda farklı ve ayrı bir yerleri vardı.Kozan yaz geceleri yazlık sinemalarla güzeldi.Zaman ne kötü bir mevhum bütün değerler bir bir yok oldu.Selma Güneri'nin Konya/Çumra'da seyrettiğimiz filmlerinde yeni bir yüz olarak karşımıza çıkıvermesi,bizden biri...

YAŞADIKÇA

    İnanılmaz doğal güzelliklerin olduğu ağaçlar,dağlar,göller,baharla birlikte yeşeren otların yanı sıra ufukların göğe değiverecekmiş gibi göz eriminize ulaşan,gün batımlarının akşamlara dönüşen zamanları.Kulaklarınızda çın çın pervasızca eksilmeksizin süren ağustos böcekleri ötüşlerine,gökyüzünde  parıldayarak ışıklar saçan yıldızlarda dahil aklınıza gelen gelebilen bir çok güzelliklere,kapalı kapılar ardında kalınan şu günlerde özlemler duyuyorsunuz.Artan nüfuslar,mülteci adı altında ülkeye sokulan ne oldukları belirsiz insan tiplemeleri,evlerde odalarda duvarlar arasında eşyalarla birlikte sıkılmışlıklar sizi bu düşüncelere,doğaya tam teslimiyetlere itiyor.Virüs gösterdiki,aniden çepeçevre baskınlar yaparcasına bizleri sarıvermesi kendimizi hiç yaşamamış gibi hissettirdi.Sanki o kadar yılları bizler eksiltmedik,sanki üzerimizden mevsimler hiç geçmedi,kaç kez geçen sonbaharları,sonbaharlardaki yaprak dökümlerini biz hiç görmedik?.Hiç bitmeyen işlerimizin olduğunu sanı...

DOLU DOLU SEVGİLERİM

     Kendimi çok seviyorum,seviyorumki yaşamı;kendime olan tutkum ve ihtirasımla daha bir başka algılarıma düşürüp,ömrün süren her katresinden ayrı bir zevk duyuyor,mutluluğuma mutluluklar katıyorum.Böyle hazlar alarak meydana gelen oluşum,gezegeni sevmemi gerektiriyor.Yer kürede canlılar var,yaşamın her biri ayrı ayrı renk katıcı  tamamlayıcıları.Onlar olmazsa her şey anlamsız ve varlığımızı devam ettirmemiz mümkün değil.Ya bizler,biz insanlar?.Bizler sizler yani hepimiz,bazılarımız ne düşünür sek düşünelim,nasıl eleştiriler yaparsak yapalım çok harika varlıklarız.Duygularımız var,bu duyguların meydana getirdiği arzularımız,isteklerimiz hatta ve hatta gözyaşları döküp hüzünlenmelerimiz.Ağlamak kadınlara nasıl yakışır.Hüzünlenip gözyaşları dökerken ne kadar güzeller..An olur ağlamalara bile özlemler duyup,köşe bir yere çekilip gözyaşları döktüğümüz zamanlar azmıdır?.Dram filmlerini,acıklı romanları,hüzünleri sevdiğimizden okumaz veya seyretmezmiyiz?.Özlem,hasret dolu...