Çok pis insan yapılarımız var.Düşüncelerinde sadece ve sadece bir tek sadece kendi egoları var.Gün iner akşam başlar,bunlar inerler doğanın pırıl pırıl biz insanlara sundukları güzelliklere.Akşam ay pırıl pırıl maviliğiyle denizin yüzeyine yansır.Bu yansıma balıkları çeker,yüzeylerde zıplayışlarını görür bu eşsiz manzara karşısında hazlar alırsınız.Orada denizin altında koskoca bir yaşam alanı vardır,orada biz insanlara ürün olan deniz canlıları vardır.Birden bu güzellikler bozulur.Ne tür,ne kesime hitap ettiği bilinmez müzikmi yoksa kafa ağrıtıcı cazırtılarmı adına ne derseniz deyin gecenin bu sihirli seyrini bozuverir.Denizin geceyle başlayan bu güzelliğini arabalardan yayılan değişik değişik cazırtılar yokedip bitirmişlerdir.Bu yetmez sadece bumu?Her akşam parayı nerden buluyorlarsa!!bu insan yapıları yedikleri kabuklu yemiş artıklarını,içtikleri içkilerin boş şişelerini bulundukları yerlere ve o güzelim kumsallara bırakırlar.Sadece bunlarmı?Sabah denize giren kalabalık aile baskınları olur.Baskınlar derken kumsala ayrı ayrı yerlere konuşlanırlar.Kumsala ayakları kumlarda sürterken sütbeyaz tertemiz yerler aradıklarını görürsünüz.Görmenize gerek yok zaten hemen dikkatlerinizi çekerler.Arayıpta buldukları bu tertemiz yerlerde bu tipik aile yapıları kurarlar sofralarını,yaparlar kahvaltılarını yahut yerler diğer öğünlerle birleştirdikleri yiyeceklerini.Çoğu denize bile girmez kalkarlarken de göstermelik bir iki öteberi aldıktan sonra bırakırlar yiyeceklerinden kalan artıklarını.Dikkatinizi çekerim bunlar ve bunlar gibi kişiler,buralara gelişlerinde tertemiz yerler ararlar.Daha evvel duyarlı vatandaşlar bu pislikleri diyeceğim artık zira kimsenin işine yaramayan artıklar çöp ve zaman içinde kirliliğe dönüşecek pisliklerdir.Denize ve doğaya karışan bu artıklar gün gün bir birlerimize bulaştıracağımız,hastalıklara yakalanacağımız mikroplardır artık.Kimse müslümanlıktan temiz arı duru insanlar olduklarından bahsetmesin.Müslüman temizlik imandan gelir örneğinde olduğu gibi temizliği en ön plana alan inanç sahibi insandır.Beş para etmez insan yapılarıyız ve kendi egolarımız devamlı ön planlardadır.Denizler,yeşillikler,kırlar ve çevre asla kirletilmez.Evlerinizi nasıl tertemiz tutuyorsanız doğayıda kirletmemeli tertemiz tutmalı çocuklarınıza da bunları öğretmelisiniz.13/Temmuz-2020 Şerafettin Sorkun/Anamur'dan
Bir şarkı dinlersiniz geçmiş yıllarınızı hatırlatan.O şarkıyla hatırasını yaşayacağınız,tekrar bulacağınızı sandığınız sokaklar yok olmuştur.Şükran Ay'ın her şarkısı Kozan sokaklarını ve sinemalarını gözümde canlandırır.Anılarımı gömdüğüm o kentte belediye otobüsleri ve uzak semtlere gidilen dolmuşlar yoktu o zamanlar.Her yerlere yayan gider,günün yorgunluklarına rağmen hayatımızda olmazsa olmaz olan sinemaların gece matinelerinden de kalmaz muhakkak her akşam sinemaya gider,paramız olmazda giremezsek,yazlık sinemaların apörlelerinden çın çın etrafa yayılan filmin müziklerini ve sesini film bitesiye kadar dinlerdik.Bu tarz biz çocuklar için bir takılma biçimiydi.Seviyorduk sinemaları,film yıldızlarını.Onların bizim dünyamızda farklı ve ayrı bir yerleri vardı.Kozan yaz geceleri yazlık sinemalarla güzeldi.Zaman ne kötü bir mevhum bütün değerler bir bir yok oldu.Selma Güneri'nin Konya/Çumra'da seyrettiğimiz filmlerinde yeni bir yüz olarak karşımıza çıkıvermesi,bizden biri...
Yorumlar
Yorum Gönder