Sözün bittiği,kelimelerin kifayetsiz kaldığı durumlar vardır,o yüzden susmak gerekir sadece susmak..Sizin düşünceleriniz farklıdır,karşının düşünceleri daha bir farklı.Kimseleri kendi düşünceleriniz doğrultusundaki görüşlere zorlayamaz,aldıkları kararlardan dolayı kendi kararlarınız kapsamında baskı altında tutamazsınız.Bazen sular ayrışır ve ayrı ayrı kollara ayrılılıp değişik yönlere akarlar.Birleşecekselerde birleşip daha gür,birleşmeyecekselerde daha cılız,yok olmak pahasına,var olmak pahasına aksalar bile susmak sadece susmak gerekir.Bilinmeliki şartlar ne şekil olursa,ne şekle yönelirse salt yalnız her bir zorluğun,engelin üstesinden gelmek hayatınızda zorunluluktur. Şerafettin Sorkun/Konya'dan
Bir şarkı dinlersiniz geçmiş yıllarınızı hatırlatan.O şarkıyla hatırasını yaşayacağınız,tekrar bulacağınızı sandığınız sokaklar yok olmuştur.Şükran Ay'ın her şarkısı Kozan sokaklarını ve sinemalarını gözümde canlandırır.Anılarımı gömdüğüm o kentte belediye otobüsleri ve uzak semtlere gidilen dolmuşlar yoktu o zamanlar.Her yerlere yayan gider,günün yorgunluklarına rağmen hayatımızda olmazsa olmaz olan sinemaların gece matinelerinden de kalmaz muhakkak her akşam sinemaya gider,paramız olmazda giremezsek,yazlık sinemaların apörlelerinden çın çın etrafa yayılan filmin müziklerini ve sesini film bitesiye kadar dinlerdik.Bu tarz biz çocuklar için bir takılma biçimiydi.Seviyorduk sinemaları,film yıldızlarını.Onların bizim dünyamızda farklı ve ayrı bir yerleri vardı.Kozan yaz geceleri yazlık sinemalarla güzeldi.Zaman ne kötü bir mevhum bütün değerler bir bir yok oldu.Selma Güneri'nin Konya/Çumra'da seyrettiğimiz filmlerinde yeni bir yüz olarak karşımıza çıkıvermesi,bizden biri...
Yorumlar
Yorum Gönder